Gurbette Hasbihal / MİDYE [3]


Geçen yazıda başladığım Ståle Knudsen ve M. Hakan Koçak’ın 2009 yılında birlikte hazırladığı, “Deniz Salyangozu Avcılığının Canlılık ve Çöküş Dönemlerinde Karadeniz Balıkçıları Yoksullukla Nasıl Başettiler?” başlıklı makalenin Çarşıbaşı ile ilgili üçüncü ve son bölümü:

“1997-1998 yıllarında gerçekleştirdiğimiz saha çalışmalarında, ilçedeki iki büyük balıkçılık topluluğunun Keremköyü ve Burunbaşı’ndaki deniz salyangozu teknelerinin listesini çıkartmıştık. 2008-2009 yıllarındaki yeniden ziyaretlerimiz sırasında bu listedeki her tekneyi ve mülkiyetini takip ettik ve listeyi güncelledik. Aslında Çarşıbaşı’nda balıkçılığa devam etmek isteyen yoksul insanların yüzyüze kaldığı başlıca tercih kış süresince ne yapacaklarıyla ilgilidir: Potansiyel olarak iyi bir gelirle ama evden uzakta uzun aylar geçirerek gırgırlarda tayfalık yapmak ya da evde kalıp limandan çok uzak olmayan sularda mezgit avcılığı yapmak. Bu ikinci seçenek yetersiz gelir sağlar. Mehmet5 Çarşıbaşı’ndan orta yaşlı bir balıkçıdır. 2008 yılının Eylül ayında yapıldığımız mülakatta gelişmeleri şöyle tasvir etmiştir: 

1995 yılında kardeşiyle birlikte deniz salyangozu fabrikasının kredi desteğiyle 12 metrelik bir salyangoz teknesi alıp deniz salyangozu işine girdiler ve taramaya başladılar. Balıkçılık iyi gitti ve 3,5 ay gibi bir sürede aldıkları borcu geri ödediler. Kendisi mülakat sırasında bize “burada deniz salyangozu avcılığından kazandıklarıyla dört beş katlı bina dikenler olduğunu” ifade etti. 2005 yılında deniz salyangozu işi kesinlikle çöktükten sonra tekneyi sattılar ve 7,5 metrelik yeni bir tekne aldılar. Bunun içinde 8000 TL. (yaklaşık 5000 dolar) borç aldılar. Bu arada deniz salyangozu işinin eskiden bugüne göre ne kadar karlı olduğunu anlatmak için yeni aldığı borcun hiç bir taksitini ödeyemediğini özellikle vurguladı. Yeterince kazanamıyordu. Mehmet şu anda küçük tekne balıkçılığıyla geçinmenin imkansız olduğunu, başka gelirlere de ihtiyaç olduğunu söylüyordu. Daha önce deniz salyangozuna dayalı yaşayan bütün balıkçılar -orta yaşlılar bile- şimdi tayfa olarak çalışmaya başlamıştı. Mehmet de hayatında ilk kez büyük gırgırlarda tayfa olarak çalışmayı planlıyordu. Çarşıbaşı’ndaki pek çok ailede olduğu gibi Mehmet ve kardeşlerinin evlerinde de meyve ve sebze bahçesi var ve sebze, mısır, patates yetiştirerek kendilerine yeterli olmaya çalışıyorlar. Bazı aileler tavuk ve bir iki inek de besliyorlar.
 
 ----------------------------
Dipnotlar
1) Knudsen, 2009
2) Çarşıbaşı Trabzon'un merkez dışında kalanlar içinde işsizliğin en düşük olduğu ve sanayi istihdamının en yüksek olduğu ilçesidir. Hizmet sektörü de önemli bir istihdam sağlar. 1996'da kişi başına milli gelir 2756 dolardır ki bu 2137 dolar olan Trabzon'unkinden yüksek olup 2888 olan ulusal ortalamaya yakındır. Bu rakamlar Çarşıbaşı'nı Trabzon'unun merkezden sonra en zengin ilçesi yapar.
3) Sağlık Bakanlığı, Yeşil Kart Kayıtlarının İlçelere Göre Dağılımı (İptal edilen yeşil kartlılar dahil değildir), Ankara, 2009.
4) Ståle Knudsen, A Comparative Study of Fishing Communities and Public Awareness in Turkey and Ukraine, Black Sea Environmental Programme, Istanbul, 1997.
5) Metinde geçen isimler gerçek isimler değildir. Rumuz isimler kullanılmıştır.
* * *
Sevgiyle, dostlukla kalın...
www.facebook.com/iskefiyeli68
kaynar.yavuz@gmail.com

Yorumlar

Popüler Yayınlar